Yargıtay Kararı Yabancının Miras Hakkı

10.1.2017 | EKHH

T.C. Yargıtay 2.Hukuk Dairesi
19.07.2006
2006/4387 E.
2006/11476 K.

Bu yazımızda, Yargıtay’ın 19.07.2006 tarih, 2006/4387 E. ve 2006/11476 K. sayılı kararının incelemesini sizlerle paylaşacağız. İlgili Yargıtay kararı, milletler arası miras hukuku, yabancıların mirasına uygulanacak hukuk, yabancıların Türkiye’de mirasçılık belgesi (veraset ilamı) alması, yabancı mirasçılık belgelerinin tanıma ve tenfizinin istenilmesi, yabancıların Türkiye’de taşınmaz edinmesi gibi oldukça önemli konularda bilgilendirici nitelikte olduğu için incelemenin faydalı olacağı kanaatindeyiz.

Kararın Konusu

Davacının Alman vatandaşı babası 2004 yılında vefat etmiş, Türkiye’de taşınır (otomobil, bankada bir miktar para) ve taşınmaz mirasını bırakmıştır. Bunun üzerine davacı, kendisine mirasçılık belgesi (veraset ilamı) verilmesi talebiyle yerel mahkemeye başvurmuştur. Mahkeme, yabancı mirasbırakanın milli hukukunu tespit edip veraset ilamı vermemiş, miras kalan Türkiye’deki taşınmazlar bakımından ise eksik hüküm kurmuştur. Söz konusu karar Yargıtay tarafından incelenmiş ve kanuna uygun bulunmamıştır.

Miras Ölenin Milli Hukukuna Tabidir, Taşınmazlarda ise Türk Hukuku Uygulanır

Yargıtay öncelikle, milletler arası özel hukukun miras konusundaki temel prensibine değinmiştir: Miras ölenin milli hukukuna tabidir; Türkiye’de bulunan taşınmaz miras hakkında Türk hukuku uygulanır; mirasın açılması, iktisabı ve taksimine ilişkin meselelerde ise terekenin yani mirasın bulunduğu yer hukuku uygulanır. Bu konuyu ‘Almanya Türkiye Arasındaki Miras Paylaşımları’ yazımızda ayrıntılı olarak incelemiştik. Burada kısaca bilgi vermemiz gerekirse, Türk Miras Hukuku’nda mirasa uygulanacak hukuk bakımından ikili bir ayrıma gidilmiştir. Vefat eden kişinin Türkiye’de taşınmaz malları bulunması halinde, bu taşınmazlarla ilgili talep ve işlemlerde Türk hukukunun uygulanması gerekecektir. Bu noktada mirasçıların ya da mirasbırakanın uyrukları dikkate alınmamaktadır. Söz gelimi, Alman vatandaşı kişi kendisi gibi Alman vatandaşı olan babasının vefatının ardından Türkiye’deki taşınmaz mirasının iktisabı için dava açtığında, uygulanacak hukuk Türk hukukudur. Vefat eden kişinin taşınır mirasında (araba, bankada para) ise, uygulanacak hukuk mirasbırakanın milli hukukudur. Dava Türkiye’de dahi açılsa taşınır mirasa ilişkin meselelerde bu kişinin vatandaşı olduğu ülke hukukuna göre hüküm kurulacaktır.

Veraset İlamı Mirasçıları ve Miras Üzerindeki Hakları Gösterir

Kararda Yargıtay mirasçılık belgesi (veraset ilamı) ile ilgili esaslara da değinmiştir. ‘Mirasçılığın Kanıtlanması başlıklı yazımızda detaylı olarak belirttiğimiz gibi veraset ilamı, kişilerin mirasçı olduklarını kanıtlamaya ve mirasbırakanın terekesindeki mal ve haklardan tasarruf etmelerine yarayan bir belgedir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar geçerli olup, kesinleşmiş mahkeme kararı niteliği taşımamaktadır. Nitekim, mirasçılık belgesindeki bilgilerin doğru olmadığı ilgililerce her zaman ileri sürülebileceği gibi, iptali ve düzeltilmesi de istenebilmektedir. Mirasçılık belgesinin bu niteliği aşağıda da bahsedileceği gibi, tanıma ve tenfize konu olamaması sonucunu doğurmaktadır.

Yabancı Veraset İlamının (mirasçılık belgesinin) Tanıma Tenfizi İstenemez

Kararda, yabancı mahkemelerden alınan veraset ilamlarının tanıma ve tenfizinin istenemeyeceğine de değinilmiştir. Kural olarak, herhangi bir yabancı mahkeme kararının diğer bir devlette hüküm ve sonuçlarını doğurabilmesi, söz konusu karara dayanılarak diğer bir ülkede işlem yapılabilmesi için o kararın yabancı ülkede tanıma ve tenfizinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Sadece kesinleşmiş mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizi istenebilmektedir. Veraset ilamı kesinleşmiş mahkeme kararı niteliği taşımadığından ve aksi ispat edilebilir olduğundan tanıma ve tenfizi yoluna gidilemeyecektir.

Veraset İlamlarında Türk Mahkemelerinin Yetkisi

Mirasçılık belgesi ile ilgili diğer bir mesele ise, Türk mahkemelerinin yabancı mirasbırakan hakkında, yabancı hukuka tabi miras için mirasçılık belgesi (veraset ilamı) vermeye yetkili olup olmadıklarıdır.  Yargıtay, kanunda buna engel bir hüküm bulunmadığını belirtmiştir. O halde, veraset belgesi vermeye yetkili Türk sulh hukuk mahkemeleri yabancı uyruklu mirasbırakanların yurtdışındaki mirasları hakkında da mirasçılık belgesini düzenlemeye yetkilidir.

Veraset Belgesi Verilmesi Ölenin Milli Hukukuna Tabidir

Her ne kadar miras ölenin milli hukukuna tabi olsa da mirasın açılması, iktisabı ve taksimine ilişkin meselelerde terekenin yani mirasın bulunduğu yer hukukunun uygulanacağını belirtmiştik. Dikkat edilmesi gerekir ki; veraset belgesi, mirasın açılması, iktisabı ve taksimine ilişkin meselelerden sayılmamaktadır. Yargıtay kararında da bu durum vurgulanmış, veraset belgesi verilmesinin ölenin milli hukukuna tabi olduğu belirtilmiştir.

Taşınmaz Mirasın İktisabında Karşılıklılık Esası

Yargıtay, taşınmazlar bakımından mirasın iktisabına yönelik olarak karşılıklılık usulüne uygunluk araştırılmadan hüküm verilmesini kanuna aykırı bulmuştur. Bu noktada önemle belirtmek isteriz ki, karşılıklılık esası 2012 yılı itibariyle kaldırılmıştır. Yargıtay’ın söz konusu kararı verdiği 2006 yılında karşılıklılık esası halen yürürlükte olduğundan karar bu yönde verilmiştir.

Karşılıklılık esasının yer aldığı Tapu Kanunu 1934 yılından bu yana yürürlükte olan eski bir kanundur. O yıllardan itibaren karşılıklılık esası yabancıların taşınmaz mal edinimlerinde dikkate alınan bir ilke olmuştur. Karşılıklılık esası, Türk vatandaşlarının yabancı ülkede taşınmaz edinirken sahip olduğu hak ve karşılaştığı sınırlamaların, o ülke vatandaşlarına Türkiye’de taşınmaz edinirken aynen uygulanması anlamına gelmektedir. 2012 yılında yapılan değişiklikle bu esas terk edilmiştir. Yeni düzenleme ile kanuni sınırlamalara uymak kaydıyla Bakanlar Kurulu’nun belirlediği ülke vatandaşları Türkiye’de taşınmaz mal edinebilmektedirler. O halde, yabancıların Türkiye’de taşınmaz ediniminde karşılıklılık esası değil, Bakanlar Kurulu’nun listesi belirleyici olacaktır.  Yabancıların taşınmaz edinimi ile ilgili detaylı bilgiyi ‘Alman Vatandaşlarının Miras Yoluyla Türkiye’de Taşınmaz Edinimi’ başlıklı yazımızdan bulabilirsiniz.

Sonuç

Yargıtay, Alman ve Türk vatandaşlarının miras haklarını ilgilendiren önemli konularda açıklayıcı ve bilgilendirici nitelikte bir karar vermiştir. Yukarıda detaylıca incelediğimiz gibi, mirasbırakanın milli hukukunun tespit edilip veraset ilamı verilmemesi ve taşınmazlar bakımından mirasın iktisabına yönelik karşılıklılık usulünün araştırılmadan karar verilmesi yasaya aykırıdır. Her ne kadar yabancıların taşınmaz ediniminde karşılıklılık usulü uygulamadan kalksa da kanundaki diğer hüküm ve sınırlamalara dikkat edilmesi gerekecektir. Ayrıca, mahkemeler önlerine gelen davada yabancı kişinin hukukunu araştıracak, gerektiği takdirde mirasçılık belgesi düzenleyeceklerdir.

Miras hukuku ile ilgili her türlü meselenizde Türk ve Alman hukukunda uzman avukatlarıyla Elbinsel Kanzlei hizmetinizdedir. Avukatlarımız Katja Habermann ve Buse Kilavuz ile iletişime geçebilirsiniz.