ALMANYA-TÜRKİYE MİRASIN REDDİ

29.3.2017 | EKHH

Genel Olarak

Mirasbırakanın vefatıyla birlikte mirasçılar mirası bir bütün halinde iktisap ederler. Bunun anlamı, murisin haklarıyla birlikte borçlarının da mirasçılara geçmesidir. Şayet mirasçılar murisin borçlarından sorumlu olmak istemiyorlarsa, mirası reddetmelidirler (mirasın gerçek reddi). Bazı durumlarda ise, murisin borçları alacaklarından fazladır ve malvarlığı borçları karşılamaya yetmemektedir. Diğer bir deyişle, miras borca batıktır. Bu durumda, mirasın hükmen reddi gündeme gelmektedir. Her iki durum da bu yazımızda ayrı ayrı incelenecek olup; kimlerin mirası reddetmeye hakkı olduğu, mirasın reddinin şartları ve süresi detaylıca ele alınacaktır.

Mirasın Gerçek Reddi

Kimler Mirası Reddedebilir?
Yasal mirasçılar; mirasbırakanın altsoyu (örn. çocukları), üstsoyu (ana ve babası), eşi, evlatlığı; ve ölüme bağlı tasarrufla atanmış mirasçılar mirasın reddini isteyebilmektedirler. Bu kişiler, mirası reddetmeleriyle beraber mirasçılık sıfatlarını kaybetmekte ve murisin borçlarından sorumlu olmamaktadırlar. Yasal mirasçılar mirası reddetseler dahi veraset ilamı (mirasçılık belgesi) talep etme hakları bulunmaktadır. Ancak mirası reddettikleri hususu söz konusu mirasçılık belgesinde gösterilmektedir. Şayet tereke eşlerin ortaklık mallarına giriyorsa, mirası reddetmek için diğer eşin rızasının alınması gerekmektedir.
Mirası Reddetmenin Yasal Süresi Var Mıdır?
Miras, üç ay içinde reddolunabilir. Bu süre, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri; vasiyetname ile atanmış mirasçılar için mirasbırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlar. Bu süre geçtikten sonra mirasçılar mirası reddetme haklarını kaybederler. Ayrıyeten, 3 aylık süre içerisinde tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine mal eden mirasçı mirası reddetme hakkını kaybeder. Örneğin; mirasbırakanın bazı borçlarının mirasçı tarafından ödenmesi, miras kalan hisselerin satılması, mirasbırakanın banka hesabından bir miktar para çekilmesi, mirasbırakanın fazla ödediği sigorta primlerinin talep edilmesi, terekeye ait malların veraset ve intikal vergilerinin ödenmesi, mirasbırakanın evinde vefattan sonra oturmaya devam edilmesi, mirasbırakanın işyerinin işletilmesi, ret hakkını ortadan kaldıran durumlara örnek olarak gösterilebilmektedir. Şayet önemli sebepler var ise 3 aylık süre geçirilmiş olsa bile mahkeme ret süresini uzatabilmekte veya yeni bir süre tayin edebilmektedir.
Mirasçı Ret Süresi Dolmadan Vefat Ederse
Mirasçı, ret süresi dolmadan önce vefat ederse mirası ret hakkı kendi mirasçılarına geçmektedir. Bu takdirde mirasçıların ret hakkı kendilerinin mirasbırakanına mirasın geçtiğini öğrendikleri tarihten itibaren işlemeye başlamaktadır. Dikkat edilmesi gerekir ki, kendi mirasbırakanından kalan mirası reddeden kimsenin mirasbırakanına kalan mirası kabul etme gibi bir imkanı da bulunmamaktadır. Örneğin; babasından kalan mirası reddeden mirasçı, dolayısıyla dedesinden babasına kalan mirası da kabul edememektedir.
Mirasın Reddi Nasıl ve Nereden İstenir?
Mirasın reddi beyanının kayıtsız ve şartsız olması gerekmektedir.
Mirası reddetmek isteyen kişinin mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hukuk mahkemesine başvurması gerekmektedir. Özellikle Almanya’da yaşayan mirasçılar için Türkiye’deki dava işlemlerini başlatmak ve takip etmek oldukça zor olmakta ve bu tür davalar uzmanlık gerektirdiğinden risk taşımaktadır. Bu sebeple Elbinsel Kanzlei Hukuk Bürosu olarak, Almanya’da yaşayan müvekkillerimiz için Türkiye’deki mirasın reddi işlemlerini sorunsuz şekilde gerçekleştirmekteyiz.

Mirasın Hükmen (kendiliğinden) Reddi

Mirasbırakanın vefatı tarihinde ödemeden aczi açıkça belli veya resmen gerçekleşmiş ya da tereke borca batık ise miras hükmen reddedilmiş sayılır. Mirasbırakanın ödemeden aczinin açıkça belli veya resmen tespit edilmiş olması, mirasbırakanın ölüm tarihi itibariyle tüm mallarının borçlarını karşılamaya yetmemesi, kişinin yüklü miktarda borcu olduğunun tespit edilmesi anlamına gelmektedir. Şayet mirasbırakanın ölüm tarihinde mal varlığı ve borçları tam olarak bilinmiyorsa, öncelikle bunların araştırılması gerekmektedir.

Hükmen ret kararı verilebilmesi için mirasçıların terekeyi herhangi bir şekilde kabul etmemiş olmaları gerekmektedir. Örneğin; mirasçılar, veraset ilamı çıkartıp murise ait taşınır veya taşınmazların devrini gerçekleştirdikleri veya murise ait banka hesabından para çektikleri takdirde mirası kabul etmiş sayılırlar ve mirasın reddini isteyemezler. Bu sebeple mirasçıların, terekeyi benimsemeden önce mirasbırakanın malvarlığının borçlarını karşılamaya yetip yetmediğini tespit ettirmeleri gerekmektedir. Yakınınızın vefat etmesi halinde öncelikli olarak alanında uzman bir avukatlık bürosundan destek almanız, sonrasında murisin alacaklılarına karşı zor durumda kalmanızın önüne geçecektir.
Kimler Hükmen Reddi İsteyebilir?
‘Mirasın gerçek reddi’ başlıklı kısımda da bahsettiğimiz gibi yasal ve atanmış mirasçılar mirasın hükmen reddini mahkemeden talep edebilmektedirler.
Mirasın Hükmen Reddi Davası Nerede ve Kime Karşı Açılmalıdır?
Terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin davalar asliye hukuk mahkemelerinde açılmalıdır. Bu davanın tereke alacaklılarına yöneltilmesi gerekeceğinden yetkili mahkeme alacaklıların davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.
Mirasın Hükmen Reddini İstemek İçin Süre Var mıdır?
Mirasın hükmen reddi davası her zaman açılabilmektedir. Mirasın gerçek reddinde olduğu gibi 3 aylık süre öngörülmemiştir. Ancak mirasın hükmen reddini isteyen mirasçının tereke işlemlerine karışmamış, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapmamış ya da tereke mallarını gizlememiş veya kendisine mal etmemiş olması gerekmektedir. Aksi halde mirasçı dava hakkını kaybetmektedir.

Mirasçıların Tümü Mirası Reddederse Ne Olur?

Mirasçıların tümü mirası reddettiği takdirde miras hâkim tarafından tasfiye olunmaktadır. Terekenin borçları ödenmekte ve arta kalan değer mirasçılara verilmektedir. Diğer bir deyişle, mirasçıların tümü mirası reddetmiş dahi olsa miras devlete kalmamakta, aksine arta kalan değer mirasçılar arasında paylaştırılmaktadır.

Mirası Reddettim Yine de Dul ve Yetim Aylığı Alabilir miyim?

Mirası herhangi bir şekilde benimsemenin veya kabul etmenin mirası ret hakkını ortadan kaldıracağından bahsetmiştik. Ancak, kişinin mirasbırakandan kendisine kalan dul ve yetim aylığını alması mirası kabul etmesi anlamına gelmemektedir. Mirasçı yine de tereke borca batık ise bunun tespitini ve mirasın reddini isteyebilmektedir.

Hukuki Destek Alınması

Almanya’da yaşayan mirasçıların Türkiye’de kendilerine kalan mirastan haberdar olmaları çoğunlukla güç olmaktadır. Mirastan haberdar olunsa bile, murisin malvarlığı ve borçlarının tespit edilmesi, intikal işlemlerinin yapılması veya mirasın reddedilmesi zahmetli ve uzmanlık gerektiren işlemler oldukları için alanında uzman bir hukuk bürosundan destek alınması her zaman mirasçıların yararınadır. Özellikle, miras süresinde reddedilmediğinde mirasçıların vefat eden kişinin alacaklılarına karşı sorumlu olmaları gündeme gelmektedir. Elbinsel Kanzlei uzman avukatlarından Katja Habermann ve Buse Kılavuz, Almanya ve Türkiye’deki mirasçılıkla ilgili her türlü işlemlerinizde sizlere destek olmaktan memnuniyet duymaktadır.